based on… - Turc Anglais Dictionnaire

based on…

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "based on…" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 122 résultat(s)

Anglais Turc
General
be based on v. dayanmak
They are autonomous, even though their policy programmes are based on the political movements.
Politika programları siyasi hareketlere dayansa da özerktirler.

More Sentences
be based on v. bağlı olmak
Not everything should be based on money.
Her şey paraya bağlı olmamalı.

More Sentences
based on memorization adj. ezbere dayalı
Our education system is based on memorization and not critical thinking.
Eğitim sistemimiz eleştirel düşünceye değil ezbere dayanıyor.

More Sentences
based on facts adj. gerçeklere dayanan
If we want to be passionate, then let our passion be based on facts.
Eğer tutkulu olmak istiyorsak, tutkumuzun gerçeklere dayanmasına izin verin.

More Sentences
based on voluntariness adj. gönüllülük esasına dayalı
This is based on voluntariness.
Bu gönüllülük esasına dayanıyor.

More Sentences
based on prep. dayalı
Your economy based on the quest for private profits and on competition is even more unpredictable than the weather.
Özel kar arayışına ve rekabete dayalı ekonominiz hava durumundan bile daha öngörülemezdir.

More Sentences
based on prep. dayanarak
I made my decision based on what you said.
Kararımı senin söylediklerine dayanarak verdim.

More Sentences
Law
based on expr. temeline dayanan
It is based on respect for the law.
Hukuka saygı temeline dayanır.

More Sentences
General
metrical system based on a count of syllables n. parmak hesabı
(a) relationship based on self-interest n. çıkar ilişkisi
a marriage based on love n. aşk evliliği
relationship based on mutual interests n. karşılıklı çıkar ilişkisi
be based on basis of v. esasına dayanmak
be based on v. kaynaklanmak
be based on v. esasına dayanmak
be based on v. ileri gelmek
prove something based on evidence v. birşeyi delile dayanarak ispatlamak
be based on trust v. güvene dayalı olmak
be based on the ground of v. temeline dayanmak
be based on personal experiences v. kişisel tecrübelere dayanmak
be based on experience v. tecrübeye dayanmak
be based on v. -e dayanmak
be based on v. bir şeye dayanmak
be based on the principal of v. esasına dayalı olmak
be based on the basis of v. esasına dayalı olmak
establish an environment that is based on mutual respect and trust v. karşılıklı saygı ve güvene dayalı bir ortam yaratmak
establish an environment that is based on mutual respect and trust v. karşılıklı saygı ve güvene dayalı bir ortam oluşturmak
be based on a lie v. yalana dayanmak
be based on v. dayandırılmak
be based on v. köken almak
be based on something v. bir temele dayanmak
based on reality adj. gerçeğe dayanan
based on this adv. buna istinaden
based on the importance of adv. önemine binaen
based on my observations adv. gözlemlerime göre
based on my observations adv. gözlemlerime dayanarak
based on this adv. bundan hareketle
based on this adv. bundan yola çıkarak
based on our experience adv. tecrübemize dayanarak
based on our experiences adv. tecrübelerimize dayanarak
based on adv. bağlı olarak
based on prep. istinaden
based on prep. dayanılarak
based on prep. yola çıkarak
based on prep. -e dayanarak
based on prep. nispetinde
based on prep. baz alınarak
based on prep. temel alınarak
based on prep. temel alarak
based on prep. bu minvalde
based on prep. müstenit
based on prep. -e dayalı
based on prep. -e bağlı
based on prep. -si temelinde
based on prep. -in üzerine kurulu
based on prep. -den ötürü
based on prep. -den kaynaklı olarak
based on prep. sebebiyle
based on prep. nedeniyle
based on prep. yola çıkılarak
Phrases
based on the emotional state expr. ruh haline bakacak olursak
based on expr. noktasında
based on what we talked expr. konuştuklarımıza istinaden
based on expr. -e bağlı olarak
based on the agreement expr. anlaşmaya göre
based on our relationship expr. ilişkimize dayanarak
based on actual events expr. gerçek olaylara dayanmaktadır
based on true events expr. gerçek olaylara dayanmaktadır
based on this example expr. bu örnekten yola çıkarak
based on expr. esas alarak/alınarak
based on the totality of the evidence expr. delillerin bütününe dayanarak
Speaking
based on a true story expr. yaşanmış bir olaydan alınmıştır
based on a true story expr. gerçek bir olaya dayanmaktadır
based on my own experience expr. kendi tecrübeme göre
Trade/Economic
assessment based on declaration n. beyana dayanan vergi tarhı
promotion based on open competition n. liyakat esasına göre işe alma veya terfi sistemi
promotion based on open competition n. yetenek esasına göre işe alma veya terfi sistemi
defined benefit obligation based on present value n. belirlenmiş tazminat yükümlülüğünün bugünkü değeri
tariff based on an international agreement n. ahdi tarife
amount on which the rebate is based n. indirime esas tutar
income tax based on declaration n. beyana dayalı gelir vergisi
income tax based on declaration n. beyana dayanan gelir vergisi
based on individual accounts expr. bireysel hesaplara dayalı
based on a unit price of expr. birim fiyatı üzerinden
Law
a judgement based on concrete documents n. belgeler üzerine yargı
decision based on the merits of the case n. dosyanın esasına ilişkin karar
based on declaration adj. beyana dayalı
Insurance
based on individual accounts expr. bireysel hesaplara dayalı
Technical
hydrocarbon oils based on petroleum n. petrol esaslı hidrokarbon yağ
insulating material based on mica n. mika esaslı yalıtım malzemesi
glass reinforced thermosetting plastics based on unsaturated polyester resin n. doymamış polyester reçine bazlı cam elyaf takviyeli plastikler
glass reinforced thermosetting plastics based on unsaturated polyester resin n. doymamış polyester reçine esaslı cam elyaf takviyeli plastikler
refractory products based on oxides n. oksit esaslı refrakter ürünler
system based on effective width n. etkin genişliği esas olan sistem
insulating materials based on mica n. mika esaslı yalıtım malzemeleri
crack injection product based on polymer binder n. polimer bağlayıcılı çatlak enjeksiyon mamul
qualification based on previous welding experience n. önceki kaynak tecrübesini esas alan vasıflandırma
qualification based on pre-production welding test n. imalat öncesi kaynak deneyini esas alan vasıflandırma
qualification of welding procedures based on tested consumables n. deneye tabi tutulan kaynak sarf malzemelerini baz alarak kaynak prosedürü vasıflandırılması
multivariate calibration based on linear regression functions n. lineer regresyon fonksiyonlarına dayalı çok değişkenli kalibrasyon
Computer
style based on n. stil kaynağı
based on n. başvuru stili
based on n. taban biçem
based on style n. temel stil
based on n. temel stil
documents based on n. dayanan belgeler
based-on style n. temel stil
Construction
sub-optimal control based on prediction n. tahmine dayalı yaklaşık optimal kontrol
Medical
catheterization technique based on anatomic landmarks n. anatomik işaretlere dayanarak yapılan kateterizasyon tekniği
diagnosis based on liver biopsy n. karaciğer biyopsisi ile tanı
ceramic material based on high purity alumina n. yüksek saflıkta alümina esaslı seramik malzeme
Food Engineering
gravimetric method based on the loss of mass on drying n. kurutma kütle kayıbına dayalı gravimetrik metot
Statistics
evidence based on test content n. test içeriği üzerine temellenmiş kanıt
evidence based on relations to other variables n. diğer değişkenlerle ilişkiler üzerine temellenmiş kanıt
evidence based on internal structure n. iç yapı üzerine temellenmiş kanıt
evidence based on response processes n. yanıt süreçleri üzerine temellenmiş kanıt
evidence based on consequences of testing n. test etmenin sonuçları üzerine temellenmiş kanıt
Education
education system based on rote-learning n. ezbere dayalı eğitim sistemi
education system based on rote-learning n. ezberci eğitim sistemi
Religious
religion based on revelation n. vahye dayanan din
Environment
census based on address records n. adrese dayalı nüfus sayımı
Ottoman Turkish
based on adj. müstenid